Diyanet’e Önemli Çağrı: Hutbelerde Bunlara Dikkat Edin! İlahiyatçı Fatih Ergenekon Uyardı…

Fatih Ergenekon, Diyanet İşleri Başkanlığı’na hutbelerin içeriği konusunda önemli bir çağrıda bulunarak, dikkat edilmesi gereken kritik noktalara parmak bastı. Hutbelerin toplumun tüm kesimlerini kucaklayıcı bir dilde olması gerektiğini vurgulayarak, “Hutbelerde ortak akla, ortak değerlere ve ortak sorunlara vurgu yapılmalı. Ayrıştırıcı, ötekileştirici, farklı ideolojilere dokunduran ifadelerden kesinlikle kaçınılmalı” dedi.

TARİHİ PERSPEKTİFTEN GÜNÜMÜZE

İslam tarihinde dinin siyasi amaçlarla kullanılmasının köklerinin çok eskilere dayandığını belirten Ergenekon, Emeviler dönemini örnek gösterdi. “Emeviler, iktidarlarını meşrulaştırmak ve muhalefeti bastırmak için dini kavramları ve ayetleri kendi çıkarları doğrultusunda yorumladılar. Özellikle ‘Ulül Emre itaat’ ayetini, Allah’ın yeryüzündeki temsilcileri oldukları iddiasıyla kullanarak, her türlü eleştiriyi din düşmanlığı olarak yaftaladılar. Bu, ne yazık ki günümüze kadar uzanan bir sorunun temellerini attı” şeklinde konuştu. Ergenekon, “O dönemde muhalefet etmek, adeta Allah’a karşı gelmekle eşdeğer tutuluyordu” diyerek, o dönemdeki baskıcı ortamı gözler önüne serdi.

CAMİLER SİYASİ PROPAGANDA ALANI DEĞİL BİRLEŞTİRİCİ MEKANLAR OLMALI

Camilerin amacını hatırlatan Ergenekon, çarpıcı bir uyarıda bulundu: “Cami kelimesi, ‘toplayan’, ‘bir araya getiren’ anlamına gelir. Camiler, farklı düşüncelere sahip insanları ortak bir ibadet amacıyla bir araya getiren kutsal mekanlardır. Eğer biz camileri siyasi arenaya çevirirsek, insanları ayrıştırır, kutuplaştırır ve en önemlisi dinden uzaklaştırırız. İnsanlar, tepkilerini camiye veya dine yöneltmeye başlarlar.”

KUR’AN’IN UYARISI: ALLAH ILE ALDATMAK EN BÜYÜK TEHLİKE

Ergenekon, konuşmasında sık sık Kur’an-ı Kerim’e atıfta bulunarak, “Kur’an, bizi Allah ile aldatanlara karşı uyarıyor. Din adamlarının insanları istismar edebileceği, haksız kazanç sağlayabileceği konusunda bizzat Kur’an’da uyarılar var” dedi.

SİYASAL İSLAM VE HURAFELER

“Sorumluluğu Allah’a Yüklemektir”

Son olarak, doğal afetlerin dini yorumlarla ilişkilendirilmesi konusuna da değinen Ergenekon, “Deprem gibi felaketleri, ‘Allah’ın gazabı’ veya ‘kader’ olarak yorumlamak, kendi üzerinizdeki sorumluluğu Allah’a yüklemektir. Sorun yaratıcının kendisindeymiş gibi insanlara yansıtmaktır” diyerek sözlerini tamamladı.

Related Posts

İstanbul’a gidiş 4 gün sınırlanıyor: Valilikten sürücülere uyarı

Bolu Valiliği İstanbul’a istikametinde yapılacak olan çalışmayı duyurdu. 4 gün boyunca sürecek yol çalışmasında İstanbul yolu sınırlandırılacak.

İsrail’in yardımına yine Pentagon yetişti: ABD’den İsrail’e dev silah satışı

ABD’de Pentagon’a bağlı Savunma Güvenlik İşbirliği Ajansı (DSCA) tarafından yapılan açıklamada, “Satış, İsrail’in sınırlarını, hayati altyapısını ve nüfus merkezlerini savunma kabiliyetini geliştirerek mevcut ve gelecekteki tehditleri karşılama …

Trump’tan Netanyahu’ya Gazze şartı: Parayı veriyorum davayı düşürün

ABD yönetiminin son dönemde Gazze’de ateşkes ilan edilmesi yönündeki çağrıları artıyor. Başkan Donald Trump’ın İsrail yargısına müdahale çabaları da bu kapsamda değerlendiriliyor. Netanyahu hakkındaki yolsuzluk davalarının düşürülmesi için çabalayan Trump, buna karşılık Gazze’deki savaşın bitmesini talep ediyor.

Gazze’de son 24 saatte 88 Filistinli hayatını kaybetti

İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı son 24 saatte 88 artarak, 56 bin 500’e yükseldi. Gazze’deki Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in devam eden saldırılarında …

2 çocuk annesi kasap: ‘Kadın eli değen her yer güzelleşiyor’

Kayseri’nin Talas ilçesinde 2 çocuk annesi Hülya Germirlioğlu (40), 8 yıldır kasaplık yapıyor. İlçenin tek kadın kasabı olan Germirlioğlu, “Kasaplık mesleği aslında kolay kolay bir kadının tercih edebileceği bir meslek değil. Fakat, bence temizlik, açısından olsun, etlere verilen şekiller açısından olsun kadın eli değen her yer çok güzelleşiyor. Mesela, çoğu müşterilerimiz geldiğinde ‘şekerci dükkanı gibi’, ‘hiç kasap gibi kokmuyor. Burası ne kadar güzel’ diyorlar.”

Didim’de yangın çıktı: Evlere doğru ilerliyor!

Didim’de makilik alandaki yangın ormana ve evlere doğru yöneldi.